Kahve Atıklarının BiyoYakıt Olarak Geri Dönüştürülmesi ve İhtiyaç Sahiplerine Ulaştırılması
Bu bir sosyal sorumluluk ve toplum bilincini yükseltme projesidir!
Rebel Beans Coffee ve Kadıköy Belediyesi olarak yürüteceğimiz bu proje ile Kadıköy ilçesinde tüketilen kahvelerin posalarını toplayıp geri dönüştürmeyi planlamaktayız. Gönüllü katılım esasına dayanan bu proje kapsamında Kadıköy ilçesindeki 21 mahallede toplanacak kahve atıkları İBB ve İstaç tesislerinde kurutulup, işlenip ardından da ihtiyaç sahiplerine biyoyakıt olarak dağıtılacaktır.
Küresel ısınmanın neden olduğu iklim krizi her geçen gün büyürken toplumlar olarak tavır almamız kaçınılmaz hale gelmiştir. Geri dönüşüm ve tekrar kullanım temelinde biz tüketicilere düşen ise atıklarımızı daha bilinçli bir şekilde ayrıştırmak ve gereksiz kullanımdan kaçınmaktır. Dünya genelinde yayınlanan raporlara göre sera gazlarının %6'lık bir kısmı sadece yemek atıklarından kaynaklanmaktadır. Toplanan evsel atıkların yakılmasıyla enerji üretimi tüm dünyada yaygın olarak yapılsa da çevreye olan olumsuz etkisi halen tartışma konusudur.
Kahve, dünyada petrolden sonra ticareti yapılan en büyük 2. emtiadır. Bu sebeple de geri dönüşümü üzerinde çok sayıda çalışma yapılmakta ve potansiyelini açığa çıkarmak için devletler seviyesinde araştırmalar yürütülmektedir. Türkiye kahve atıklarının geri dönüştürülmesi konusunda çalışmalar yürütse de henüz yolun başında sayılabilir. Bu proje ile toplumumuzu bilinçlendirmek, kahve atıklarının gerçek potansiyelini tüketicilere anlatmak ve geri dönüşümün önemini vurgulamak isteriz.
Kahve atıklarından neler yapılabilir?
Bu konuda yapılmış ve yapılmakta olan çalışmaları en basit halinden en karmaşık ve teknik uygulamalara doğru anlatmak doğru olacaktır.
Kompost
Tüm organik atıklar gibi kahve de içinde bulundurduğu azot, fosfat ve potasyum (NPK) sebebiyle tarım alanında gübre olarak kullanılmaya uygundur. Azot (N) bitkilerin büyümek ve yaprak vermek için en çok ihtiyaç duyduğu elementtir. Yetersiz azot bulunan topraklarda bitkiler gelişmekte zorlanırlar. Fosfat (P) bitkilerin köklenmesi, çiçek açması, tohum ve meyve vermesi açısından oldukça önemlidir. Bitkinin biyokimyasal yapısını doğrudan etkiler. Potasyum (K), azot ve fosfat kadar hayati bir rol oynamaz ancak bitkinin su direncini, meyvelerin lezzetini ve sağlığını etkileyen önemli bir elementtir. Kahve azot açısından zengin ancak fosfat ve potasyum yönünden zayıftır. Bu sebeple diğer organik atıklarla birlikte kompostlanarak genel tarım uygulamaları için uygun hale gelir.
Kestane Mantarı Üretimi
Kahve mantarlar için besleyicidir. Bu sebeple makinanızda unuttuğunuz filtre kahveniz kısa zamanda küf ve mantar üretmeye başlar. Ülkemizde ve dünyada kahve posasında yenebilir kestane mantarı üretimi oldukça yaygındır. Toplanan kahveler 3 gün içerisinde elenir, temizlenir ve kestane mantarının sporlarıyla tohumlanarak belirli bir nem oranında mantarlar yetiştirilir. Daha fazla bilgi için Hollanda'daki iş ortağımız Rotterzwam firmasının websitesini ziyaret edebilirsiniz.
Pelet / Yakacak
Kahve içerdiği lignin sebebiyle yanıcı özelliği yüksek bir bitkidir. Kahve atıkları toplandıktan sonra mekanik sıkıştırma yolu ile nemi azaltılır ve kurutulur. Nem oranı %5 ve daha az olan kahve posası makinelerde preslenir ve pelet denilen hap boyutlarındaki yakacak haline getirilir. Pelet sadece kahve atıklarından değil diğer organik atıklardan da yapılarak hem yakacak hem de hayvancılıkta kullanılmak üzere yem haline getirilebilir. Kahveden üretilen peletlerin yanarken açığa çıkardığı ısı miktarı neredeyse odundan yüksektir ve yavaş yanması sebebiyle daha verimlidir. Kahve atıkları pelet haline getirilmeden önce içine yanmayı arttırıcı çam talaşı eklemek yaygın bir yöntemdir.
BiyoYakıt / BiyoDizel
Biyolojik yakıt bitki yağlarından, hayvansal yağlardan, kullanılmış yemeklik yağlardan ve alglerden üretilen bir yakıt çeşididir. Yağ ve gliserin bir katalizör yardımıyla transesterleşme denilen kimyasal bir yöntemle ayrılır. Açığa çıkan gliserin sabun yapımında kullanılmaya müsait oldukça değerli bir yan üründür. Kahve içerisindeki doğal yağlar bu yöntemle ayrıştırılır ve kahve posasından biyodizel elde edilir. Üretilen bu yakıt dizel motorlarda başka bir işleme gerek duymadan kullanılabilir. İngiltere'de bulunan Lancaster Üniversitesi akademisyenleri ayrıştırma işlemini tek adımda yapmayı başarmış ve bu yöntemle kahve atıklarından bir yılda 720.000 ton biyodizel üretiminin önünü açmışlardır.
BiyoPlastik
Selüloz dünyada en çok bulunan organik bileşiklerden biridir. Bitkilerin hücre duvarında bulunur ve yapraklara ve gövdeye sağlamlık verir. Kahve çekirdeğinin ağırlık ve hacminin neredeyse yarısı selülozdan oluşmaktadır. 2020 yılında Japonya'da bulunan Yokohama Üniversitesi akademisyenleri kahvenin bu özelliklerini incelemiş ve selüloz nano-fiberlerin ayrıştırılması ile biyolojik olarak parçalanabilen plastik reçine üretiminin mümkün olduğunu kanıtlamıştır. Bu gelişmeden hareketle kahve bazlı plastiklerden üretilmiş ürünler petrol bazlı plastiklerin yerini alabilir.
Lignin
Dünya üzerinde belki de en bol bulunan bileşiklerden biri olan lignin ağaçlardan elde edilmektedir. Kısaca, lif ve damarları birbirine bağlayarak ağacı oluşturur. Bitkilerin hücre duvarında bulunur ve gövde içindeki su transferi ve gövdenin mukavemeti gibi hayati fonksiyonların gerçekleşmesinde önemli rol oynar. Bütün bunların yanında lignin içerdiği doğal bileşenler sayesinde petrol muadili bir bileşik olarak kabul edilmektedir. Petrol bazlı ilaç, plastik ve boyaları lignini işleyerek elde etmek için dünya genelinde bir çok üniversite ve AR-GE enstitüsü araştırmalarını sürdürmektedir. Lignin doğada katı halde bulunduğundan dolayı yakıt olarak kullanmak neredeyse imkansızdır. Ancak Hollanda'da bulunan Eindhoven Üniversitesi akademisyenlerinin kurduğu Vertoro firması lignini özelliklerini kaybetmeden sıvı hale getirmeyi başarmış ve yakıt olarak kullanılmak üzere bu teknoloji biyo-rafinerilerde uygulamaya başlamıştır.
Yukarıda anlattığımız üzere, kahve içerken bizlere verdiği keyfin çok ötesinde kullanım alanları olan ve teknolojinin ilerlemesiyle her gün başka bir özelliğini keşfettiğimiz bir bitkidir. Kaynaklara göre dünya üzerinde her yıl yaklaşık olarak 6 milyon ton kahve tüketilmektedir ve açığa çıkan atığın çok büyük bir kısmı ne yazık ki şehir çöplüklerinde çürüyerek sera gazı salınımı yapmaktadır.
Rebel Beans Coffee olarak kültürümüzün köklü bir parçası olan kahveye farklı bir açıdan bakmak ve ülkemizdeki kahve atıklarının değerlendirilmesi amacıyla başlattığımız bu geri dönüşüm hareketine katılmak isterseniz lojistik sponsorumuzun sizin semtinizdeki şubesine giderek evde biriktirdiğiniz kahve atıklarını Kahve Kumbarasına atabilirsiniz. Eğer evinizde aluminyum kapsül kahve kullanıyorsanız onları göndermenizde de bir sakınca yok. Aluminyum, özelliklerini kaybetmeden defalarca geri dönüştürülebilir bir yapıya sahiptir ve geri dönüştürmek yeni bir kapsülün yapımına kıyasla %90 daha az enerji gerektirir.
Kampanyanın ilerleyişi hakkında bilgi almak isterseniz aşağıdaki formu doldurup bize göndermeniz yeterli olacaktır. Size projenin katılımı, toplanan atık miktarını ve işlendikten sonra kaç haneye yakacak olarak ulaştığını periyodik aralıklarla göndermekten mutluluk duyarız. Eğer Kadıköy ilçesinde faaliyet gösteren bir işletme iseniz aşağıdaki formu doldurup bize göndermeniz halinde proje döneminde kahve atıklarınızı işletmenizden toplamak ve sizi de bu projeye dahil etmek isteriz.
Biz bir kahve markası olarak kahvenin geri dönüşümü konusunda elimizden geleni yapmaya hazırız. Ancak bunun bizlerin olduğu kadar her bilinçli kahve tüketicisinin de destek vermesi gereken bir proje olduğunu düşünüyoruz. Pilot bölge Kadıköy'de elde edeceğimiz başarı ile tüm İstanbul ve diğer şehirlerde de benzer projeleri yapabileceğimize inancımız tam.
Kahve atıkları çöp değildir!
Rebel Beans Coffee